Maçın Özeti ve Kilit Anlar
Galatasaray, Oba Stadı’nda kontrollü ama kendinden emin bir oyunla Alanyaspor’u 1-0 geçti ve ligde üst üste 15. galibiyetini yazdırdı. Skoru getiren gol 22. dakikada Mauro Icardi’den geldi. Skor tabelası fazla değişmedi ama oyunun ritmini ve temposunu sarı-kırmızılılar belirledi.
Okan Buruk, sezonun en yoğun haftalarından birine girerken ilk 11’ini diri ve koşan oyunculardan kurdu. Kalede Uğurcan Çakır’a görev verdi. Savunma hattında Wilfried Singo, Abdülkerim Bardakcı, Davinson Sanchez, Roland Sallai ve Eren Elmalı birlikte oynadı. Orta sahada Lucas Torreira, Gabriel Sara ve Barış Alper Yılmaz oyun dengesini taşıdı; ileri uçta Leroy Sané ve Mauro Icardi ile bitiricilik arandı.
Maçın planı netti: Erken baskı, hızlı geçiş ve Icardi’nin ceza sahası içi sezgileri. Gol de bunun bir sonucu olarak geldi. 22’de sağ kanatta kazanılan top sonrası ceza sahasına çevrilen topu Icardi tek dokunuşla tamamladı. Alanyaspor’un geriden oyun kurma ısrarı birkaç kez prese yakalandı; bu anlarda topu kazanan Galatasaray, rakip ceza alanında kalabalıklaştı.
Alanyaspor, yedikleri golün ardından oyunu genişletip kanat ortalarıyla cevap aradı. Davinson Sanchez hava toplarında hatasızdı; Abdülkerim de savunma arkası koşularda doğru yer tuttu. Uğurcan, ilk yarının son bölümünde tehlikeli bir şutta kritik bir iki hamleli kurtarış yaptı ve skoru tuttu.
Devre arasında Okan Buruk merkezde tazeleme yaptı: Lucas Torreira kenara gelirken yerine Lemina girdi. 63’te iki değişiklik daha geldi; Abdülkerim yerini Jakobs’a bırakırken, Gabriel Sara’nın yerine İlkay Gündoğan oyuna dahil oldu. Bu hamlelerle orta saha pas kalitesi yükseldi, takım topa daha fazla sahip oldu.
77’de Leroy Sané kenara geldi, Metehan Baltacı stoper katkısıyla savunmayı üçleyip kenarları daha güvenli hale getirdi. Son bölümde Barış Alper Yılmaz’ın yerine 84’te Victor Osimhen oyuna girerek ön alan presini tazeledi ve savunma arkasına tehdit olarak koşular attı. Skor 1-0 kaldı ama oyun kontrolü son düdüğe kadar Galatasaray’daydı.
Maçın hakemi zaman zaman oyunu akıttı, zaman zaman faul standardını yükseltti. VAR’a giden kritik bir penaltı pozisyonu olmadı; ofsayt çizgileriyle ilgili bir iki yakın kararda kararlar sahada doğrulandı. Alanyaspor’un set hücumlarında topu üçüncü bölgeye taşımasına izin verildi ama ceza sahası içindeki temas alanı Galatasaray stoperleri tarafından iyi kapatıldı.
Bu galibiyet, sadece üç puan değil, bir alışkanlığın devamı. Sarı-kırmızılılar ligde son yenilgisinden sonra çıktığı 15 maçın tamamını kazandı; bu süreçte 41 gol atıp sadece 4 gol yediler. Rakamlar, takımın iki yönlü dengesine işaret ediyor: Ön alanda bitiricilik ve geride disiplin.
Rekorun Anlamı ve Önümüzdeki Takvim
Sezona 7’de 7 başlamak, Türkiye lig tarihinde daha önce kimsenin yazmadığı bir cümleydi. Bu seri, oyuncu kalitesinin ötesinde, net bir oyun kültürünü gösteriyor. Okan Buruk’un takımı topa sahip olduğunda sabırlı, top rakipteyken ise kompakt kalıyor. Beklerin zamanlamalı çıkışları, merkezde ikinci topları süpüren orta saha ve ceza sahasında doğru koşu yapan forvet seti bu kültürün omurgası.
Buruk’un dokunuşlarından biri de maç içi esneklik. Savunmada 4’lü başlayan yapı, top takımdayken zaman zaman 3-2-5’e evriliyor. Singo’nun çizgide kalışı ve Eren Elmalı’nın yarı alan içi konumlanışı, kanatlarda hem genişlik hem de geriye dönüş güvenliği sağlıyor. İlkay Gündoğan’ın oyuna girmesiyle pas istasyonu sayısı arttı, üçüncü bölgede kısa kombinasyonlar daha fazla denendi.
İşin fiziksel tarafı da önemli. Yoğun fikstürde oyuncu yüklerinin dağıtılması, sakatlık riskini azaltıyor. Lemina’nın devre arasında oyuna girmesi merkezde baskı direncini tazeledi; Jakobs’un sol çizgideki atletizmi, kapanan alanları açtı. Metehan’ın eklenmesiyle skor korunurken savunma hattı daha kalabalık ve teması yüksek bir yapıya geçti. Osimhen’in son bölümdeki koşuları, rakip savunmayı geri iterek Galatasaray’a nefes aldırdı.
Serinin psikolojik etkisi de göz ardı edilemez. Oyuncular gol geciktiğinde panik yapmıyor, öne geçtiklerinde de kontrolü elden bırakmıyor. Maçtan maça değişmeyen bu soğukkanlılık, kenardan gelen herkesin plana uyduğunu gösteriyor. Yedek kulübesinin kalitesi, 60’tan sonra oyunun çehresini değiştirebilecek hamle gücünü koruyor.
Puan tablosunda 7 maçta 21 puan, doğal olarak zirvede sağlam bir yer demek. Rakiplerin puan kaybettiği haftalarda fark açma fırsatı değerlendirildi. Özellikle deplasmanda kazanılan bu tip tek gollü galibiyetler, sezon sonunda belirleyici olur. Çünkü başlıklar çoğu zaman büyük maçlar üzerinden yazılır ama şampiyonluklar bu sıkışık deplasman akşamlarında toplanan puanlarla gelir.
Önümüzde kritik bir Avrupa gecesi var: Salı günü Liverpool geliyor. Tempolu, yüksek presli bir oyun bekleniyor. Topu ilk pasla üçüncü bölgeye taşıyabilmek, orta sahadaki ilk teması kazanmaktan geçecek. Buruk’un Liverpool maçında merkezde pas isabetini artırmak için benzer rotasyonu sürdürmesi sürpriz olmaz. Duran toplar da belirleyici olabilir; hem Davinson’un havadaki gücü hem de Icardi’nin ön direk koşuları planın parçası.
Ardından cumartesi Beşiktaş derbisi. Geçen sezonun 29. haftasındaki yenilginin rövanşı havası doğal olarak stada yansıyacak. Derbilerde ilk 20 dakikanın duygusu farklıdır; bu süreyi hatasız atlatmak oyunun kalanında sakin kalmayı sağlar. Formda kanat oyuncularının birebirleri ve merkezdeki ikinci top kavgaları, derbinin ritmini belirleyecek.
Takımın bu serisinde öne çıkan bireysel performanslara da not düşelim. Icardi, ceza sahasında nefes kadar doğal bir bitirici. Barış Alper, iki yönlü oyunuyla hem pres başlatıyor hem de çizgiyi diri tutuyor. Sanchez, ikili mücadelelerde güven veriyor; Abdülkerim pas açılarını kapatıyor. Torreira-Lemina hattı, rakibin ilk pasını göğüsleyip takımın mesafelerini koruyor.
Alanyaspor cephesinde ise plan doğruydu: Orta blokta sabır, geçişte hız. Fakat sonlandırma kalitesi ve üçüncü bölgedeki doğru tercihler eksik kaldı. Galatasaray savunmasının yerleşik kaldığı anlarda şut mesafesi bulunamadı; orta kalitesi de istenilen seviyeye ulaşmadı. Bu tablo, sarı-kırmızılıların savunma disiplini kadar rakibin üretim sorununu da gösterdi.
Son söz fikstüre dair: Önündeki iki maç, sezon anlatısında ayrı bir sayfa açacak türden. Avrupa gecesi, ardından derbi. İki kulvarda da yarışırken oyun ilkesinden sapmamak, rotasyon dengesini akıllıca kurmak ve skor kadar yük yönetimini de kazanmak şart. Şimdilik görünen, takımın hem zihinsel hem de fiziksel açıdan bu maratona hazır olduğu.