post-image
Begum Noor 0 Yorumlar

Galatasaray, Antalya’da kusursuz seriyi 7 maça çıkardı

Bir sezonun ilk yedi haftasını tamamı galibiyetle geçen bir Galatasaray takımı daha önce hiç olmamıştı. Alanya Oba Stadı’ndaki 1-0’lık galibiyet, sadece üç puan değil, kulüp tarihine düşülen kalın bir not oldu. Sarı-kırmızılılar, zorlu Akdeniz deplasmanında planına sadık kaldı, erken bulduğu golü tutarak 21 puana ulaştı ve liderliğini sağlamlaştırdı.

Maçın kırılma anı 23. dakikaydı. Wilfried Singo sağ kanatta savunmanın arkasına sarktı, yerden ve klas bir zamanlamayla penaltı noktası çevresine kesti. Mauro Icardi, sırtı kaleye dönükken topu tek dokunuşla topukla aşırtıp köşeye bıraktı. Bu, bireysel kalite kadar çalışılmış hücum koşularının da ürünüydü; Singo’nun derinlik koşusu ve Icardi’nin ceza sahası içi pozisyon alma refleksi, farkı yarattı.

Skor tabelesi önde olmayı getirdi ama konforu garanti etmedi. Alanyaspor ikinci yarıda özellikle kanat ortaları ve ceza yayı çevresindeki ikinci toplarla baskıyı artırdı. İşte tam burada kaleci Uğurcan Çakır devreye girdi. Maç boyunca 8 önemli kurtarış yaptı; ilk yarının son bölümünde yakın mesafeden iki, ikinci yarıda ise ceza sahası dışından gelen sert şutlarda refleksleriyle öne çıktı. Savunma hattı dar kalıp kompakt kalmayı başarırken, kalecinin zamanlaması galibiyetin sigortası oldu.

Okan Buruk’un planı sadeydi: Top rakipteyken orta blokta sabırlı bekleme, kazanınca hızlı ve doğrudan çıkışlar. Takım boyunu fazla uzatmadan geçişte Icardi’yi ilk pas istasyonu yaptı; kanat beki Singo’nun sık sık çizgiye inmesi de beklenen tehdit oldu. Hücumda topu ayağında tutma süresini abartmadan, üçüncü bölgede aza az ama etkili pozisyon üretmek hedeflendi. Golün de bu akıştan gelmesi tesadüf değildi.

Antalya’ya bir gün önce inen kafile, kısa bir yürüyüş ve kapalı alan aktivasyonuyla hazırlandı. Maç günü hava sıcaklığı düşüktü ama nem dokunuyordu; bu yüzden oyuncu değişikliklerinde tazelik önemli rol oynadı. Buruk, skoru koruma evresinde merkezde enerjiyi yüksek tuttu, çizgiye yakın oyuncularla kenar savunmasını güçlendirdi. Rotasyon minimaldi; seri devam ederken ritmi bozmak istemedi.

Alanya Oba’daki atmosfer, ev sahibinin tempoyu yükseltme çabasını destekledi. Özellikle ikinci yarının ilk 15 dakikalık periyodu ev sahibi adına en tehlikeli bölüm oldu. Bu baskı karşısında sarı-kırmızılılar ceza sahası içinde kalabalık kaldı, kenarlarda ikili sıkıştırmalarla ortaların yönünü değiştirdi. Zaman zaman topu ayağında tutup baskıyı kırdıkları sekanslar, nefes aldırdı ve oyunu orta sahaya taşıdı.

Serinin değeri sadece istatistik tablosunda değil, oyunun olgunlaşmasında da görüldü. Üst üste galibiyetlerde senaryo her maç aynı değildi; bazen farklı skorlar, bazen tek golle kazanılan kontrollü 90 dakikalar. Alanya deplasmanındaki tablo, ikinci kümeye giriyor: skoru erken bul, risk dengesi bozulmadan disiplinle devam et, kalecinin gününde olduğu anlarda hata payını sıfıra indir.

Bu galibiyetle puan 21’e çıktı. Rakipler puan kaybederken istikrar, ligin ilk çeyreğinde en büyük avantaj. Şimdi gözler Beşiktaş derbisine çevrildi. Derbilerde form grafiği kadar duygusal hazırlık da belirleyici olur. Sarı-kırmızılılar, kısa bir yenilenme gününün ardından tempo ve set hücumu varyasyonlarına çalışarak haftayı tamamlayacak. İniş-çıkış yaşamadan devam edebilmek, serinin kalıcı bir alışkanlığa dönüşmesi için kritik.

Maçtan notlar, kritik anlar ve serinin anlamı

Golün hazırlayıcıları üzerinden gidelim. Singo’nun sağ çizgide doğru açıyla yaptığı koşu savunmayı ters ayakta yakaladı. Icardi’nin topuk dokunuşu, savunmanın gövde dengesini bozup kaleciyi ters köşede bıraktı. Bu tür bitirişler, ceza sahası içi mikro zamanlamanın sonucu; yarım saniyelik gecikmede aynı pozisyon autla sonuçlanır. Burada hız ve sakinlik aynı anda sahnedeydi.

Uğurcan Çakır’ın performansı, ayrı parantezi hak ediyor. Refleks kurtarışların yanında, yüksek toplardaki çıkış zamanlaması da netti. Bu sayede ikinci toplarda rakibin tehlike üretmesi engellendi. Savunma çizgisiyle kurduğu iletişim, derin koşularda ofsayt tuzağını diri tuttu. Kalecinin doğru karar yüzdesi yükseldikçe takımın risk alma iştahı da dengede kalabildi.

Oyun aklında merkezde kontrollü pas ve kanat dönüşleri vardı. Zaman zaman beklerin iç koridora kaydığı sekanslarda ters kanat koşuları ile alan açıldı. Rakip ceza sahası çevresinde faul kovalayan bir anlayış yerine, hareketli üçgenlerle boş alan bulma arayışı öne çıktı. Bu yaklaşım, skoru alınca topu saklama becerisiyle birleşince maçı yönetmeyi kolaylaştırdı.

Serinin tarihsel anlamı net: Kulüp, bir Süper Lig sezonuna ilk kez yedi maçta yedi galibiyetle girdi. Bu, kadro özgüveni ve oyun ezberi için kuvvetli bir çarpan etkisi yaratıyor. Puan tablosunda erken fark açmak kadar, rakiplerin oyun planlarını size göre şekillendirmesi de saklama ihtiyacı doğuruyor; bu nedenle varyasyon sayısını artırmak, gelecek haftalar için ana başlıklardan biri olacak.

  • Skor: Alanyaspor 0-1 Galatasaray (23’ Icardi)
  • Asist: Wilfried Singo
  • Maçın oyuncusu: Uğurcan Çakır (8 kurtarış)
  • Puan durumu etkisi: 21 puanla liderlik pekişti
  • Gündem: Beşiktaş derbisi öncesi moral ve ritim korundu

Şehir değişti ama oyun disiplini değişmedi. Antalya kampı hızlı ama verimli geçti; maç önü son dokunuşlar, duran top varyasyonları ve geçişlerde koşu mesafeleri üzerineydi. Sahaya yansıyan ise soğukkanlı bir plan, doğru anı yakalayan bir bitirici ve gününde bir kaleci oldu. Deplasmanda dar skorlu galibiyetler sezon sonunda en yüksek getiriyi verir; bu maç, o tür üç puanlardan biriydi.

Benzer Gönderiler